2 Ocak 2011 Pazar

'' O Forma İçin Biz Ölürüz Siz Savaşın Yeter ''



Alex'in de Fenerbahçe'nin de en çok yerildiği aynı zamanda da en çok övüldüğü yıl olmuştur heralde 2010.Önce üst üste alınan galibiyetler, sonra şampiyon ilan edilme, sonra ... Sonrasını biliyoruz zaten tekrar yazmaya gerek yok.


1 Ocak günü FBTV'de yayınlanan futbol takımının 2010 yılını anlatan programın son anlarına yetiştim.Tam Alex'in kendini bulmaya başladığı haftalar.Trabzon ve Bursa'nın ardından 3. olmak elbette bizi kesmez ama görüntüleri izleyince Alex'in takıma yaptığı katkının büyüklüğünün bir kez daha farkına vardım.


Sezon başı çok eleştirilen(Sezon başındaki futbolu düşününce bunun için kimseyi suçlamıyorum) Alex sezonun ortalarında başlayan iyi oyunuyla kimi zaman maçları daha ilk dakikalarda kopardı ve farka gitmemizi sağladı kimi zaman da Sivas'a karşı olduğu gibi takımı ipten aldı.


Trabzonspor, (bazı kolay penaltılar gibi başarıyı gölgeleyecek olaylar da olsa) ilk yarının tartışmasız, liderliği hak eden tek takımıydı.Ama Beşiktaş, Bursa maçları gibi bazı şansız maçlar ve Young Boys maçında olduğu gibi bazı basit kartlar olmasa Fenerbahçe çok daha farklı yerlerde olabilirdi.Trabzon'dan ikinci yarının ilk haftalarında liderliği almanın yollarını, Avrupa'da koyacağımız hedefin neresi olması gerektiğini konuşuyorduk, yazıyorduk belki de.


Bize bu mutlu senaryoyu(fazla iyimser bir senaryo olduğunu farkındayım) baştan çöpe attıran bi sezon başı yaşadık.Avrupa'da önce Şampiyonlar Ligi'nden sonra Avrupa Ligi'nden elendik. Ligde kolay takımları deviriyorduk ama Beşiktaş, Kayseri ve Trabzon maçlarından yalnızca 1 puan çıkarabildik.


O zamanlara baktığımızda takımın hazır olmadığı için bu sonuçları aldığını çok net görebiliyoruz.Şimdiki Fenerbahçe ile sezon başındaki maç yapsa 4 5 farktan aşağı bitmez diye düşünüyorum.


Daha sonra takım hazır oldu üst üste galibiyetlerle ligi forse etti de diyemiyoruz maalesef.Herkesin sıkça dile getirdiği gibi ilk yarılar baz alındığında ligin en iyi takımıyız.Ne oluyor da 2. yarı çöküyor peki Fenerbahçe.Kondisyonu çok kötü takımın dendi, Kochla bile röportajlar yapıldı hatta.


Sivas maçı gösterdi ki kondisyonda da bir sorun yok.Ama takım ilk yarı avantajlı skoru elde edemeyince panikliyor, hatta öne geçsek bile farkı açamadıysak Daum'dan da kalma alışkanlıkla direk skora yatmaya çalışıyoruz.


Dia, Stoch, Niang kaliteli futbolcular ama Fenerbahçe'nin aynası Alex, Gökhan, Volkan, Emre gibilerdir.Bu futbolcuların yaptıkları tüm takıma yansır. Onların da geçen seneki faciayı tam atlatabildiğini zannetmiyorum(hangimiz atlatabildik ki?). Üstüne Avrupa'dan da elenince elde tek kalan lig oldu, bu da hem stresi arttırdı hem de özgüven düşüşüne neden oldu.


Aykut Hocamızın taktiğinde de oyunculara yaklaşımında da sorun olduğunu düşünmüyorum, üstüne üstlük benim gördüğüm hocalar arasında en iyisi diyebilirim.Alex'in geldiğinden beri en iyi oyununu Aykut Kocaman devrinde oynamasının da, transferlerin, henüz tam adapte olamasalarda, isabetli transferler olmasının da tesadüf olmadığı, büyük bir antrenör ve sportif direktör başarısı olduğu apaçık. Sorunu teknik direktörde aramak Fenerbahçe'yi geriye götüreceği gibi Aykut Kocaman gibi kişiliği ve geçmişiyle de Fenerbahçe'nin başına yakışan birini kaybetmemize neden olur.

Peki kadro zaafiyeti mi var Fenerbahçe'nin?

Transferle takım daha iyi duruma gelebilir, özellikle taraftarın artık bıktığı bazı futbolculardan kurtulmamızı sağlayabilir ama bu takımdaki asıl sorunu çözmüyor.Bu sorunu çözmek için de bir kez daha Büyük Kaptan Alex'in dümene geçmesi gerekiyor.Ya toparlayacak takımı, korkarak üzülerek kazanamıyacağımızı anlatacak ya da ikinci yarı, ilk yarıdaki güzel futbolunu daha da arttıracak ve ilk maçları kazandırarak takımın güvenini yerine getirecek.

Sözün özü 9 puan çok büyük bir fark değil, Trabzon ve Bursa da geçilmeyecek takımlar değil.Ama biz 2. yarı nasıl bir takım olacağız işte orası tam bir muamma. Şimdiden Trabzonu şampiyon ilan edenler yarın ''ben Fenerbahçe toparlanır demiştim'' de diyebilirler.

Yaşayıp göreceğiz, bu süreçte de gereken desteği her zaman olduğu gibi vereceğiz tabi ki, son olarak;
'' O Forma İçin Biz Ölürüz Siz Savaşın Yeter ''

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder