6 Haziran 2011 Pazartesi

Türkiye - Almanya (U-19)


Antalya'da düzenlenen UEFA 19 Yaş Altı Avrupa Şampiyonası Elit Tur 7. Grupta ilk iki maçımızda Makedonyayı 3-1, Macaristan'ı ise 6-1 yenmiş olmamıza rağmen Almanya'nın 1 averaj fazlası olduğu için gruptan çıkıp şampiyonaya gitmek için bu maçı kazanmamız şarttı.


Önceki maçlardan Makedonya maçı izlemiştim ama final haftası olması dolayısıyla Macaristan maçını kaçırdım. Makedonya maçında geri düşmüş olmamıza rağmen 90 dakika üstün oyun sergiledik. Geciken gole rağmen kazanma inancımızı kaybetmeyince de Muhammet Demir'in 3 golüyle kazanmayı bildik. Bu maçın daha sonra tekrarını da izleyince genç takımımızın abilerine örnek olacak bir mücadele gösterdiğini daha net gördüm.


Macaristan maçı da skor nedeniyle oldukça ümit verici olunca Almanya maçından büyük şeyler beklemeye başladık. Fakat Almanya maça oldukça iyi başladı. Maçın başında Furkan son adamken topu kaptırınca rakibini faul ile durdurdu, boşta kalan topu Almanya takımı ağlara gönderdi ama hakem öncesinde faulü verince gol geçersiz sayıldı. Milli takımımız verdiği mücadele ile Avrupa şampiyonasına gitmeyi hakketti belki ama hakem o pozisyonda doğru kararı verip avantaja bıraksa beraberlik de yetmediğinden dolayı maçı çevirmemiz çok zor olurdu. Hakem de bu karardan etkilenip maç boyunca bir çok yanlış düdük çaldı.


Dönelim maça, 16. dakikada (hakemin önceki yanlış kararının da etkisiyle) yanlış bir düdükle penaltı çalınınca zaten kötü de oynadığımız için maç artık gitti dedik. Ama bu sene bütün milli takımlar penaltı konusunda çok talihli, Moritz Leitner penaltıyı direğe yollayınca Almanya büyük bir fırsatı tepmiş oldu. Herhalde kırılma noktasının terim olarak tanımını yapmamız gerekse yalnızca o pozisyonu örnek olarak gösterip bırakabiliriz. Penaltıyı kaçıran Almanya 22. dakikada Muhammet Demir'in frikik golünü de yiyince oyundan düşmeye başladı.
İlk yarının sonuna kadar maç ortada gitse de, ikinci yarıda bazı bölümler haricinde oyunun tek hakimiydik diyebiliriz. Bol bol pozisyona giremedik belki ama skorun bize yaramasına rağmen hep karşı yarı sahada ya top çeviriyorduk ya da pres yapıyorduk. Fakat bulduğumuz bir iki pozisyonu değerlendiremeyince maç 75. dakikalara kadar aynı skorla devam etti. Bu dakikadan sonra artık maç sonu heyacanından mıdır yoksa yorgunluktan mıdır takımımız oyundan düşmeye başladı. Kalecimiz Ömer Kahveci'nin ve defansta Sezer Özmen'in yerinde müdahaleleriyle bu dakikaları da gol yemeden atlatabildik.
Sonradan oyuna giren Ali Dere'nin soldan taşıdığı topu içeri ortalamasıyla milli oyuncumuz Okan'ın yerine oyuna giren Nadir Çiftçi kafayı vurdu ama top direkte patladı. Bunun üstüne dönen topta Almanya hızlı hücuma kalktı ama kaleciyle karşı karşıya kalınan topta çok etkisiz bir şut gelince rahat bir nefes aldık, maçı da 1-0 tamamlamayı başardık.


Gelelim maçtan diğer notlara... 
-Milli futbolcularımız Gökay ve Okan izlediğim iki maçta da iyi bir oyun sergilediler. Gökay'ın oyun tarzı tam Emre abisi gibi. Eğer kendini geliştirmeye devam ederse Fenerbahçe'nin ve A-Milli Takımın yeni Emre'si olabilir. Almanya maçında biraz daha pasif kaldı ama Makedonya maçında her top Gökay'a geliyor, oyunu o kuruyordu. Doğru olanı yapıp genelde basit oynasa da ara ara attığı uzun toplarla da tehlike yaratabiliyor. Geleceğin Emre'si dedik ama Emre-Selçuk İnan karışımı bir futbolcu da olabilir.
Okan'a gelince Kayseriye gitmesinden dolayı moralimiz bozuk tabi. Düzenli oynayabileceği bir takıma kiralanmasında bir sıkıntı yok ama sürenin 2 yıllık olması ve Kayseriye satın alma opsiyonu verilip verilmediğinin net olarak belirtilmemesi huzursuz ediyor. Tam Semih'ten sonra alt yapıdan yetişen oyuncu hasretine son verecek derken anlamadığımız tam olarak bilemediğimizden dolayı yorum da yapamadığımız bir takım olaylar oldu ve Okan kadroya bile giremez oldu. Aykut Hoca gibi kendi o gelecekte olmayacağını bilse bile Fenerbahçe'nin geleceğini düşünecek olduğundan emin olduğumuz bir hoca varken, Okan gibi gelecek vaat eden bir oyuncunun Kayserispor'a boşu boşuna yollandığını düşünmüyoruz tabi. Ama inşallah kiralık sözleşmesi söylendiği gibi 2 yıllık değil tek yıllıktır ve Kayseri'ye oyuncuyu satın alma opsiyonu tanınmamıştır. Okan'ın maç performansına gelince, Makedonya maçında da Almanya maçında da Fenerbahçe'de izlediğimizin aksine sağ bekte değil sağ açıkta oynadı. Bek oynarken daha yararlı olacağını düşünsem de sağ açıkta da gayet başarılıydı. Zaman zaman yaptığı preslerle de rakibi zorladı, kaliteli bir oyuncu olabileceğini gösterdi.


-Savunmada Beşiktaş alt yapısından yetişip bu sezonu Rize'de kiralık oynayarak geçiren Sezer oldukça başarılıydı. Penaltıyı yaptıran futbolcuydu ve aynı posizyonda sarı kart da gördü ama bence hakemin kararı yanlıştı. Sezer başta Alman oyuncuyu çekiyor ama Alman oyuncu çekme hareketi geçtikten sonra kendini yere bırakıyor.


-Turnuvada 6 gol atınca ister istemez Muhammet hakkında da bir şeyler yazmak gerekiyor tabi. Attığı gollerle o da kendini kanıtladı ama topa vuruş becerileri iyi olmasına rağmen fiziki özelliklerini ve futbol bilgisini geliştirmesi gerekiyor diye düşünüyorum. Tabi bahsettiğimiz futbolcu daha 19 yaşında, zamanla bu eksikliklerini çalışmayla kapatabilir. Ben Muhammetten çok oyuna sonradan giren Nadir Çiftçiyi beğendim. Makedonya maçında da gol atamamasına rağmen etkili bir oyun ortaya koymuştu. Önümüzdeki sezon Nadir Kayseri'de, Muhammet Gaziantep'te forma savaşı verecekler. Umarım en azından birisinin yıldızı parlar da bir daha uzun yıllar forvette Colin Kazım gibilerini görmek zorunda kalmayız.


-Şervan Taştan da maçta beğendiğim bir diğer isimdi. Orta sahada hücuma da defansa da gerekli katkıyı yaptı.


Eskiden olsa hiç umudum olmazdı ama artık Fenerbahçemizden yetkililerin, yetenek avcılarının bu maçları belki de(?) izlediğini düşünüyorum. Bence bütün turnuvanın izlenmesi gerekir ama şimdiden fazla iyimser olmaya gerek yok. En azından Türkiye'nin maçlarını izlesinler. Türk futbolcular süper lig takımlarında azıcık bir yetenek kırıntısı gösterseler fiyatları 5-6 milyon eurolara fırlıyor. Buna en iyi çözüm oyuncuları genç yaşta toplayıp oynayabilecekleri takımlara kiraya vermek. Kayseri, Gaziantep gibi takımlar iyice bu oyunculara odaklanmaya başladı, Fenerbahçe'nin de bu vizyonu ortaya koyması gerekir artık.

Avrupa Şampiyonası Romanya'da 20 Temmuz-1 Ağustos arası yapılacak, NtvSpor elemeleri yayınladığı gibi şampiyonayı da canlı yayınlarsa güzel olur tabi.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder